Çarşamba, Kasım 07, 2001

GÖKKUŞAĞI KÖPRÜSÜ

GÖKKUŞAĞI KÖPRÜSÜ
Uluslararası bir barış projesi

Şimdiye kadar neler oldu.......

NPP Gökkuşağı Köprüsü konseptini 1997-99 yılları arasında tasarladı.Boğaziçi Köprüsünün altında uzanan ve barışı temsil eden 7 gökkuşağı renginin boyanmasını kolay ve doğal kılan 7 çelik panel var. Araştırıldığında, uluslararası ilgi uyandırabilecek ve uygulanması daha pratik bir şekil veya renk bulunması neredeyse imkansız gibi.

İstanbul Boğaz'ı, Duğuyu batıyla, Hristiyan dünyasını Müslüman dünyasıyla buluşturan eşsiz bir yer.



Proje Cahit Akyol, Leyla Umar ve Gila Benmayor gibi birçok kişiden destek gördü ve Türk basınında oldukça fazla yer aldı. Ned Pamphilon'un 2003 yılında çok popüler bir televizyon şovu olan Zaga programına katılmasını takip eden haftasonu, kendi sitesi olan www.nedpamphilon.com adresine 100,000 kişi proje için evet oyu verdi ama internet korsanları bu siteye saldırarak, sitede bulunan Atatürk portrelerini silip yerine Arapça İslami yazılar yazdılar ve birkaç hafta içinde de siteyi tamamen yok ettiler. Bu güne kadar 6-7 ayrı web tasarımcısına bu iş verilmesine rağmen henüz hala düzgün çalışan yeni bir site yapılandırılamadı. Sözler ve verilen son teslim tarihleri sadece konuşmalarla sınırlı kaldı.

NPP, branşında dünyanın en büyüklerinden biri olan Alman Kimyasal firması BASF'ın, 2 yıl boyunca projenin sponsorluğunu üstlenmesini sağladı. Ned Pamphilon Ankara'da yaptığı toplantılarda AKP devlet bakanlarından Abdulkadir Aksu, Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Erzegen, Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşarı Sabri Özkan Erbakan, Müsteşar Yardımcısı Mücahit Şahin, Karayolları Genel Müdürü Hicabi Ece ve bir kaç bakanla daha biraraya geldi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek bile oradaydı. Proje çok iyi karşılandı hatta Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen sözlü olarak "artık bu projeye uygulanacak gözüyle bakıyoruz" dedi. Fakat sonra Başbakanlık Danışmanı Egemen Bağış BASF firmasına Sayın Başbakan'ın projenin yapıcı çehresinin farkında olduğunu ama 3 esas konunun kaygı uyandırdığını bildirdi:

- San Fransisco eşcinsel topluluğunun sembol olarak kullandığı renklere benzediği (BASF firması özellikle, proje doğru biçimde pazarlanırsa bu konunun bu projeyle kesinlikle örtüştürülemeyeceği konusunda hükumet yetkililerini ikna etmeye çalıştı.)

- Terörist saldırılara hedef olabileceği (-ki bu proje uygulanmasada olabilecek bir durum)

- Bir Türk firmasının bu işe dahil olmaması (Doğruydu, çünkü BASF firması olumlu cevap verdiği bu projeye yerli bir boya firmasıyla ortak olup sadece gerekli boya maddelerini sağlayarak sponsor olmak istedi ama hiç bir Türk firma projeye direkt olarak yanaşmak istemedi yani BASF sponsorlukta yanlız kaldı.)

Başbakanlık Danışmanı Egemen Bağış BASF'dan sonra, Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen'e de Başbakanın görüşleri hakkında bilgi verdi, sonra ki adım için Karayolları 17. Bölge Müdürlüğüne gerekli bilgi ve ilave talimatların bildirilmesi konusunu görüştü. Bu görüşmeler sırasında her ne olduysa BASF, AKP Hükumetinin bu projeyi gerçekleştirmek istemediğini bildirdi.

Sonuç olarak Karayolları 17. Bölge Müdürlüğü, 17 Eylül Cuma günü Gökkuşağı Köprüsü için, 15 Eylül tarihli "Karayolları 17. Bölge Müdürü Yakup Dost" imzalı bir ret yazısı gönderdi. Yetkililer gökkuşağının 7 renginin köprünün altına uygulanması durumunda bölgenin genel görüntüsünü bozacağını düşündüklerinden, Boğaziçinin manzarasıyla uyumlu olduğunu söyledikleri köprünün şu anki gri rengini değiştirmek istemediler. Sonuçta Gökkuşağı Köprüsünün önerilen görünüşü ve faydaları subjektifti ve onlara göre değildi. Gökkuşağı Köprüsünü reddetmek için hiçbir teknik sebep yoktu ve anlaşılan o ki, Karayolları Müdürlüğü ülke ve şehir için büyük kazanç sağlayabilme olasılığı olan bu projenin dosyasını tamamiyle kapatıyordu. İlgili ret mektubunu aşağıda görünen imaja clikleyerek okuyabilirsiniz:

Ret yazısına NPP'den ek açıklamalar:

1)Birinci Boğaz köprüsü olarakta bilinen Boğaziçi Köprüsü'nün yapım kontratı 1968 yılında bir İngiliz mühendislik firması olanFreeman Fox & Partners ile imzalandı. Tasarımını İngiliz Gilbert Roberts yaptı. Türk Enka Yapı & İnşaat Şirketi köprünü inşaasını, İngiliz Cleveland Bridge & Engineering Co. Ltd. ve Alman Hochtief AG firmaları ile beraber üstlendi.

2)İkinci Boğaz Köprüsü ise karayolları yetkilileri tarafından Fatih Sultan Mehmet Köprüsü olarak ibraz edildi.

NPP hala, Gökkuşağı Köprüsünün uygulanması çok basit ve iyi bir fikir olduğuna inanıyor. Bu proje, uygulandığında ülkeye ve dolayısıyla devlet yönetimindeki iktidar sahiplerine fayda sağlayacak bir projedir. Gökkuşağı Köprüsü milyonlarca çocuğun hayal gücünü genişletecek, ülkemize ekstra para kazandıracaktır. BASF şirketi Gökkuşağı köprüsüne sponsor olmayı önerdiğinde gerekli bütçe detayları üzerinde ekpertiz yapmış ve €350,000 olarak belirlemişti. Gökkuşağı Köprüsü bundan daha fazlasını geri dönüşüm olarak sağlayacaktır çünkü, dünya basınında adından kesinlikle bahsettirecek, belki "iki kıta arasındaki dünyanın en uzun sanat çalışması" olarak Guinness Rekorlar Kitabına girecek ve hatta belki de Turner Ödüllerine bile aday olabilecektir.......seçenekler sonsuz.Tüm bunların yanısıra çok keyifli bir görsel. Boğaziçi Köprüsü periyodik olarak anti-korozif griye boyanıyor. Önerilen ise sadece altındaki 7 panelin renklerinin değiştirilmesi. Çok mu radikal?! Eğer köprünün bu hali beğenilmezse tekrar griye boyanarak kolaylıkla değiştirilebilir.

İstanbul'un 2010 kültür başkentini olması için yetkililer tarafından yapılan başvurunun sonucu pozitif oldu. Gökkuşağı köprüsü bu macera için mükemmel bir araç. Türkiye'nin Avrupa Birliği görüşmelerine destek olabilir ve kuşkucu Fransız,Alman,İskandinav halkına karşı daha yapıcı bir çehre oluşturabilir. Gökkuşağı Köprüsü aynı zamanda, %97'si müslüman olduğu halde geri kalanlarında inancında tamamen özgür olduğu (-ki böyle olduğu halde politik nedenlerden dolayı bazı dış güçler tarafından bilakis yanlış lanse ediliyor) Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü ön plana çıkartacaktır. Atatürk bir dahiydi, tabii ki tek yönlü bağnaz bir inancın arkasında olanlar aynı fikirde değildir.

“Bizim dinimiz en makul ve en tabii bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin tabii olması için akla, fenne, ilme, mantığa tetabuk etmesi lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen mutabıktır.”
Atatürk"ün Söylev ve Demeçleri, 1959, c.2, s. 90

"Atatürk’ün ölümü sadece bir ülkenin kaybı değil aynı zamanda Avrupa’nın da büyük kaybıdır. O Türkiye’yi savaştan kurtardı ve savaştan sonra yeni Türk ulusunu tekrar canlandırdı. Her sınıftan halkın O’nun arkasından döktüğü içten gözyaşları, bu büyük kahraman ve modern Türkiye'nin Ata'sına değer bir görünümden başka bir şey değildir."
Winston Churchill, İngiltere Başbakanı

Gökkuşağı Köprüsünün verdiği mesaj basit: Barış, anlayış, ve iş dünyasına katkıda bulunacak görüşmelerin yanısıra barışı sembolize eden başlıca temaların Türkiye'den dünyaya tanıtılması:

- Adı geçen zamanda Türkiye'nin doğusunda, Nuh'un Gemisi Ağrı Dağına oturdu (-ki bu Nuh tufanının bitişinin habercisiydi) dağın arkasından dünyada ilk kez gökkuşağı belirdi ve hemen ardından ağzında zeytin dalıyla bir güvercin havalandı - bunların hepsi evrensel barış sembollerini temsil ediyor

- Çok önemli bir Türk düşünürü olan Mevlana Celaleddin-i Rumi (Konya 1207-1273) kendi felsefesiyle Konya’dan barış mesajını daha 13.yy da vermiştir: Gel, gel, ne olursan ol yine gel. Kim olursan ol gel.

- Atatürk 7 bölgeden oluşan ve 7 sınır komşusuyla (Yunanistan, Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan, İran, Irak ve Suriye) çevrili, Demokratik ve Laik Türkiye Cumhuriyeti' ni 1923'te kurdu. Bize, barışı destekleyen tüm ülkelerin yol göstericisi olabilecek nitelikteki ülke stratejimizi belirleyen sözleri miras bıraktı: YURTTA SULH, CİHANDA SULH.


Ned Pamphilon bir "yabancı" olarak olan biteni düzeltemeyebilir hatta O'nun Atatürk Portreleri yapması bazı insanlar tarafından garip karşılanabilir. Ned Pamphilon, Atatürk portrelerini asla delice bir idolizm yada idealizm uğruna yapmadı. Ned Atatürk'ü ilk kez resmettiğinde, aklında sadece kendi tarzında bir çalışma ortaya çıkarmak ve bugüne kadar ülkede yapılmış standart Atatürk portrelerinden farklı olduğunu göstermek vardı. Daha sonra da Atatürk'ü okuduklarıyla tanıyıp ülke adına yaptığı şeyleri öğrendikçe O'na olan hayranlığı arttı ve yaptığının ne kadar doğru bir şey olduğunu bir kez daha anladı. Ned pamphilon'un Lütfi Kırdar’daki 3,5 m x 2m boyutlarındaki "Atatürk Smiles - Atatürk Gülümsüyor" adlı tablosu, muhtemelen Türkiye'deki en büyük boyutlardaki Atatürk tablosu. Tablo biraz alışılmışın dışında çünkü bu tabloda Atatürk gülüyor...

29 Ekim - 10 Kasım 2005 tarihleri arasında 12 gün boyunca, ulusal anma haftasına dikkat çekmek sebebiyle, Pamphilon’un Atatürk’s Eyes (Atatürk’ün Gözleri) adlı tablosunun görüntüsü Ulu Önderimizin “Yurtta sulh cihanda sulh” sözü ile beraber, dönüşümlü olarak (Türkçe ve İngilizce), The Marmara İstanbul ve The Marmara Pera Otellerinin üzerinde bulunan projeksiyon sistemini süsledi.


Ned Pamphilon, İstanbul’da 1999 yılında resmettiği, 210cm x 90cm boyutlarındaki "Geleceğe Gülümsemek" isimli Atatürk tablosunu, 09 Nisan 2006 tarihinde İstanbul Belediye Başkanı Sayın Kadir Topbaş, İstanbul Valisi Sayın Muammer Güler ve İstanbul Emniyet Müdürü Sayın Celalettin Cerrah huzurlarında İstanbul Taksim Meydanı’nda İstanbul Emniyet Teşkilatı’na hediye etti.


NPP olarak Ulu Önderimizin bize miras bıraktığı prensiplere müteşekkiriz ve gönülden bağlıyız;
"Hürriyet, insanın, düşündüğünü ve dilediğini mutlak olarak yapabilmesidir. Bu tarif, hürriyet kelimesinin en geniş mânasıdır. İnsanlar, bu mânada hürriyete, hiçbir zaman sahip olamamışlardır ve olamazlar. Çünkü malûmdur ki insan, tabiatın mahlûkudur. Tabiatın kendisi dahi, mutlak hür değildir; kâinatın kanunlarına tabidir. Bu sebeple, insan ilk önce, tabiat içinde, tabiatın kanunlarına, şartlarına, sebeplerine, âmillerine bağlıdır. Meselâ, dünyaya gelmek veya gelmemek insanın elinde olmamıştır ve değildir. İnsan, dünyaya geldikten sonra da, daha ilk anda, tabiatın ve birçok mahlûkların zebunudur. Himaye edilmeye, beslenmeye, bakılmaya, büyütülmeye muhtaçtır." Atatürk 1930

Eiffel Kulesi, London Eye ve Christo ve eşi Jeann Claude'un sanat çalışmaları, Gökkuşağı Köprüsü ile kıyaslanabilir. Paris’ teki Eiffel Kulesi bütün dünyada çok tanınan ve sevilen bir simgedir. Ama yapılması ilk önerildiğinde Fransız otoritelerin büyük bir çoğunluğu çok büyük ve çirkin görüneceği nedenini öne sürüp, inşa edilmesine kesinlikle karşı çıktılar. İngiltere’nin Londra şehrindeki “The London Eye” simgesi de aynı şekilde inşa edilmesine karşı çıkılan simgelerden... Günümüzde ise Londra’nın tüm dünyada tanınan “popüler şehir simgesi” olmasının yanı sıra, İngiliz Havayolları British Airways’ in şirket logosuna ilham kaynağı ve O2 adlı telefon şirketi için de bir tanıtım aracı oldu. Projelerini planlamak, organize etmek ve uygulama iznini alabilmek amacıyla otoriteleri ikna etmek Christo ve eşi Jeann Claude’ un yıllarını aldı. İlk etapta reddedildiler ama sonra uluslararası takdir, kültürel ve finansal başarı elde ettiler. Örneğin: Alman Hükümet Binası, Miami adaları ve Paris’teki Pont Neuf Köprüsü.

2005 yılında NPP resim atölyesini, Maltepe Üniversitesi, Tepe Nautilus alışveriş Merkezi, İngiliz Konsolosluğu, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi, Moda Deniz Klübü, Divan Palmira Bodrum gibi halka açık çeşitli mekanlara taşıdı ve hem çocuklarla hem de yetişkinlerle duvar boyama çalışmaları yaptı. Halkın genelinin Gökkuşağı köprüsü için düşünceleri pozitif ve destekleyiciydi. Ned Pamphilon, TV8 kanalında bir haber programına davet edildi, bu program öncesinde dışarıda yapılan ankette de sokaktaki insanların hemen hemen hepsi projeye evet diyerek desteklediler.


Gökkuşağı Köprüsü projesi bir yerlerde takıldı ve ilerleyemiyor. İş dünyasında hatrı sayılır isimlerinde içinde bulunduğu destek çabaları bir şekilde hep sonuçsuz kaldı. NPP bile henüz bu sıkışıp kalma için geçerli bir sebep bulamıyor. Biliyoruz ki vizyonu geniş ve söz sahibi birileri bu projenin ülke tanıtımında ve kar elde etmek ile ilgili yapabileceklerini görüp anlayacak.

Gökkuşağı Köprüsü, dünyayı daha da güzelleştirmek için kendine has küçük bir damlayla bir okyanusun değişmesine yardım edebilir; barışı çok önemsediklerini söyleyip görünürde pek bişey yapmayan herkesin karşısında güçlü bir duruş sergileyebilir. Gökkuşağı Köprüsü projesini desteklemek isteyen tüm kurumsallara hala kapılarımız sonuna kadar açık.

Eğer kişisel olarak bu projeye destek vermek isterseniz size Cumhurbaşkanımız Sayın Ahmet Necdet Sezer'in Çankaya Köşkü 06100 Ankara adresli ofisine bir projeyi destekleyen bir yazı yazıp yetkili kişilerden mesajınızı ilgili otoritelere ulaştırmalarını rica etmenizi önerebiliriz ancak.

Teşekkür ederiz.
NPP
e-mail: nppistanbul7@gmail.com